8 Nisan 2020 Çarşamba

SALZBURG

“Her şey kötüye gittiğinde kendine bir tatil ısmarla.”

Salzburg gezilecek yerler bakımından Avrupa'nın en zengin yerlerinden bir tanesi. Salzburg Kalesi, Mirabell Sarayı, Mozarts Geburtshaus, Katedral, Hellbrunn Sarayı ve Getreidegasse Caddesi, Salzburg'da gezilecek yerler listemizde ilk sıralarda yer alıyor. Mozart’ın şehri Salzburg gezilecek yerler listesindeki zenginlikleri aracılığıyla konuklarına Orta Çağ atmosferini eksiksiz bir şekilde yansıtıyor. Ve yemek konusu muhteşem sunum muhteşem lezzetler diyarına hoş geldiniz.
Saraylar başta olmak üzere birçok yapıda çeşitli dönemlerde ortaya çıkmış mimari üslupların en başarılı uygulamalarını görebilirsiniz. Hatta daha da ileri gidip klasik tarzdaki hanları ve tarihi caddeleri ziyaret edip kentin geçmişine ışık tutan detaylar yakalayabilirsiniz. Avusturya'nın orta kuzey kesiminde yerleşim bölgesidir. Avusturya'nın bir eyaletidir. 150.000'lik nüfusuyla Avusturya'nın 4. büyük şehridir. Alp dağlarının eteğinde, Almanya sınırında, Viyana'nın 270 km. batısında yer alan aynı adlı eyaletin merkezidir. Salzach nehrinin kenarında yer alan bu kent, adını buranın ilk sakinlerinin hayatını kazandıkları zengin tuz çökeltilerinin almıştır. Başlıca sanayi kolları arasında çalgı yapımcılığı, bira yapımcılığı, dokuma sanayii, çeştili makineler ve elektrikli gereçler yapımı, basımcılık ve yayımcılık sayılabilir. Ama başlıca gelir kaynağını turizm oluşturmaktadır. Mozart'ın doğum yeri olan kent, her yıl düzenlenmekte olan Salzburg Festivali ile binlerce klasik müzik hayranını kendisine çekmektedir.

OTEL
Salzburg, kompakt yapısı sayesinde farklı beklentiler içerisinde kendisini ziyaret eden gezginlere gezilecek yerlerden kopmadan konaklayabilecekleri fırsatlar sunuyor. Eğer kente ilk defa seyahat edecekseniz neredeyse her Avrupa kentinde olduğu gibi Salzburg’da da Eski Kent otellerini tercih edebilirsiniz. Böylece mümkün olan en kısa sürede maksimum sayıda cazibe merkezini ve tarihi yapıyı gezebilirsiniz. Arta kalan vaktinizi ise alışveriş, eğlence ve yeme içme fırsatlarını değerlendirerek harcayabilirsiniz.

Eski Kent’te bütçenize uygun otel bulamazsanız rotanızı romantik atmosfere sahip Elisabeth-Vorstadt‘a çevirebilirsiniz. Buradan yürüyerek nehrin her iki yakasına kolayca geçiş yapabilirsiniz. Yeni gelişmekte olan ve konuklarına kentin etnik çeşitliliğini tanıma fırsatı veren Schallmoos, Altstadt’a kolay ulaşım şansı bulacağınız bir başka bölge.

Salzburg’un diğer yerleşim yerlerine göre en büyük farkıysa banliyö havasını taşıyor olması. Sizlere önereceğim son konaklama bölgesi olan Maxglan ise bunun tam tersi lüks yaşam tarzına uygun seçeneklere ev sahipliği yapıyor.
SALZBURG'DA NEREDE KALINIR
Salzburg’da konaklama yapabileceğiniz 4 bölge bulunuyor. 
İlk defa kente seyahat edeceklere keyifli tatil imkânı sunan Altstadt (Eski Kent), 
Kentin hem tarihi hem de yeni kent merkezine eşit uzaklıktaki Elisabeth-Vorstadt, 
Salzburg’un gelişmekte olan banliyö bölgesi Schallmoos, 
Lüks oteller ve alışveriş olanakları ile dolu Maxglan. 

YAPILACAK ETKİNLİK

Mirabell Sarayı’nda Konser TIKLA 
Salzburg’dan Yarım Günlük Hallstatt Turu TIKLA
Salzburg’da katılabileceğiniz en popüler turların başında geliyor.


SALZBURG KALESİ 
Bir şehre tepeden bakmak isterseniz, Hohensalzburg Kalesi ‘nin kurulduğu tarzda bir tepe ararsanız işte burası. Kentin en önemli simgesi konumundaki Salzburg Kalesi, 1077 yılında inşa edilmiş. Günümüzdeki görkemli haline ise 1495 - 1519 yılları arasında, şehri yöneten son feodal hükümdar olan Leonard von Keutschach’ın tahtta olduğu dönemde kavuşmuş. Kentin enfes manzarasını kuşbakışı seyretmek ve bol bol fotoğraf çekmek için Salzburg gezilecek yerler listelerinin ilk sırasında. Kaleyi ziyaret ettiğinizde ayrıca farklı kategorilere odaklanmış müzeleri de gezme imkânına sahip olabilirsiniz. Avrupa’nın en büyük ve en iyi korunan kalelerinden biri olan Barok tarzı tarihi yapının Altın Salon adlı bölümü, yıl boyunca Mozart’ın eserlerine odaklanan konser serisine ev sahipliği yapıyor. Kale Müzesi‘nde sergilenen model aracılığıyla Salzburg’un 1612 yılındaki halini görebilirsiniz. Bu bölümde ayrıca çeşitli müzik aletlerine, zırhlara ve çeşitli işkence cihazlarına yer veriliyor. Eğer kaleye ziyaretinizi pazar günü saat 11.45‘e denk gelecek şekilde ayarlarsanız, canlı müzik dinletisini kaçırmamış olursunuz.

Tur Tavsiyesi
Salzburg Kartı: Ücretsiz Kabul ve Serbest Rides satın alarak Salzburg’da ekonomik bir şekilde gezebilirsiniz. 

Adres: Mönchsberg 34, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 09.00-19.00 
Giriş Ücreti: 16,30 Euro 

MİRABELL SARAYI ve BAHÇELERİ 
 İhtişamlı saray ve çevresini saran kusursuz güzellikteki bahçeler, sevgili metresi Salome Alt için Prens - Başpiskopos Wolf Dietrich tarafından 1606 yılında inşa ettirilmiş. Mermer Salon, sarayın en çok ilgi gören bölümü olarak öne çıkıyor. Melek Merdiveni aracılığıyla ulaşılabilen salonda bir zamanlar Leopold Mozart ve çocukları Wolfgang ile Nannerl soluk kesen performanslar sergilemiş. Günümüzde ise burası SchlossKonzerte Mirabell konser serisi de dâhil olmak üzere çeşitli müzik organizasyonları ve düğünler için kullanılıyor. Mirabell Bahçeleri ise ilk günkü göz alıcı görünümlerinden hiçbir şey kaybetmemiş şekilde konuklarını büyülemeye devam ediyor. Başpiskopos Ernst von Thun’un isteği doğrultusunda 1690’da yeniden tasarlanan Barok tarzı bahçeler; Çit Tiyatrosu, Cüce Bahçesi gibi bölümleri bünyelerinde barındırıyor. Bahçelerde gezintiye çıkma fırsatınız olursa dört farklı figür grubundan oluşan Büyük Çeşme’ye de zaman ayırmanızı tavsiye ederim.

Tur Tavsiyesi
Mirabell Sarayı’nda Konser adlı tura katılarak eğlenceli vakit geçirebilirsiniz. 

Adres: Mirabellplatz 4, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 08.00-18.00 

MOZART GEBURTSHAUS
Salzburg’a yönelik turistik seyahatler eninde sonunda Mozart’a bağlanıyor. Hatta şehirde sayısız mekânda ve mağazalarda satılan ürünlerin üzerinde dünyaca ünlü müzik insanının adını görmek, zamanla kanıksanmayan bir durum haline geliyor. Ancak Salzburg’un en değerli evladına gerçekten ilgi duyan gezginler için Mozart Geburtshaus kentte ziyaret edilmesi gereken kültürel tesislerin başında geliyor. Zira bu açık sarı badanalı ev, 27 Ocak 1756 tarihinde Mozart’ın doğduğu ve hayatının ilk 17 yılını geçirdiği yer olarak tanınıyor. Wolfgang Amadeus Mozart’ın doğduğu evi ziyaret ettiğinizde sanatçının bir zamanlar kullandığı eşyaları yakından inceleme imkânına kavuşabilirsiniz.Üç katlı yapıda sergilenen müzik aletleri, belgeler ve portreler sayesinde sadece Mozart’ın yaşamının ilk dönemleri hakkında bilgiler edinmekle kalmayıp büyüdüğü dönemin koşulları, arkadaşları ve iş yaptığı insanlarla ilişkileri ve opera tutkusu ile ilgili de fikir sahibi olabilirsiniz.

Adres: Getreidegasse 9, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 08.30-19.00 
Giriş Ücreti: 11 Euro 

SALZBURG KATEDRALİ
Salzburg, mimari açıdan hayranlık uyandıran detaylarla dolu sarayları kadar dini yapılarının güzelliğiyle de adından söz ettiriyor. Tabii bu konudan bahsedildiğinde deneyimli gezginlerin kentte akıllarına gelen ilk yer Salzburg Katedrali oluyor. Katedral, ilk olarak 774 yılında inşa edilmiş. Asırlar boyunca çeşitli sebeplerden dolayı yeniden inşa edilmesi gereken dini yapı, 1628’de tamamlanan yapım süreci ile Barok tarzı görünüme kavuşmuş. Katedralin turistik açıdan popüler olmasında bünyesinde barındırdığı değerli eserler kadar başta Mozart olmak üzere kentin birçok ünlü simasının vaftiz törenlerine ev sahipliği yapmasının da payı bulunuyor. Her ne kadar iç kısmındaki mimari ayrıntılar ve eserlerle gezginlerin beğenisini kazansa da ikiz çan kuleleri ile kubbesi Salzburg Katedrali’ne karakteristik özellikler kazandıran en önemli bölümler olarak öne çıkıyor. Tabii mimariden çok klasik müzik ile ilgileniyorsanız ziyaret tarihinizi katedraldeki etkinlik takvimine bakarak belirleyebilirsiniz. Hatta Noel veya festival zamanı burada olursanız tüm yıl boyunca kentte yaşanan en renkli manzaralara denk gelebilirsiniz. 

Adres: Domplatz 1a, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 08.00-19.00 

HELLBRUNN SARAYI
Kuzey Alpler’deki en ihtişamlı yapı olarak anılan Hellbrunn Sarayı, kent merkezinden 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Saray, Prens - Başpiskopos Markus Sittikus için yazlık konut olarak 1612 - 1615 yılları arasında inşa edilmiş.Tasarımını Santino Solari’nin üstlendiği tarihi yapı, Geç dönem Rönesans tarzı mimarisi ile göz dolduruyor. Sahip olduğu mimari detaylar bir yana gezginlerin yapıyı Salzburg gezilecek yerler listelerine dâhil etmelerindeki ana nedeni bahçesinde bulunan çeşitli eserler oluşturuyor. Prensin günlük işlerini sakin bir ortamda yapmak ve ara sıra davet vermek için kullandığı Hellbrunn Sarayı’nın bahçesini süsleyen minyatür göletler, fıskiyeler ve süs bahçeleri; oluşturdukları göz alıcı manzaralar sayesinde ziyaretçilerine kısa süreliğine de olsa dertlerini unutma imkânı veriyor. Sarayı ziyaret ettikten sonra vaktiniz kalırsa yakın mesafedeki Salzburg Hayvanat Bahçesi‘ne de uğrayabilirsiniz.

Tur Tavsiyesi
Eğer gezi boyunca bu sarayı gezmeyi planlıyorsanız Hellbrunn Sarayı Boat Ride adlı popüler tura katılmayı düşünebilirsiniz. 

Adres: Fürstenweg 37, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 09.00-17.30 
Giriş Ücreti: 12,50 Euro 

GETREİDEGASSE STREET
Seyahat ettiğiniz kentlerdeki alışveriş olanaklarını değerlendirmek sizin için vazgeçilmez bir tutkuysa Salzburg’da tatil yaparken vaktinizin bir kısmını Getreidegasse Street‘e ayırabilirsiniz. Mozart’ın doğduğu evin de yer aldığı cadde, Eski Şehir’in en hareketli noktası olarak gösteriliyor. Farklı tasarımlara sahip lonca tabelaları ile süslü caddede çeşitli alışveriş fırsatlarına ek olarak geleneksel mimariden izler taşıyan çok sayıda bina ve sanat galerileri sizleri bekliyor.
 Getreidegasse’de yürürken uluslararası moda markalarına ait mağazalar ile yerel motifler taşıyan ürünlere odaklanman dükkânları yan yana bulabilirsiniz. Hatta daha da önemlisi burada yerel halkla kaynaşıp kültürel açından farklı deneyimler yaşayacağınız hanları ziyaret edebilirsiniz. Daha sakin bir atmosferde Salzburg’un yemek kültürünü tanımak gibi bir niyetiniz olursa da cadde üzerindeki restoranları tercih edebilirsiniz.

ST PETER'S ABBEY
Kentte yoğun ilgi gören bir diğer dini yapı olan St Peter’s Abbey, sonradan “aziz” mertebesine yükseltilen Rupert isimli bir Frank misyoner tarafından 7. yüzyılda kurulmuş. Manastıra bağlı kardeşlik düzeninin halen daha devam etmesi, yapıya olan ilginin artmasında önemli bir etken konumunda. Kilise ve manastır bölümlerinin çıkan yangınlar nedeniyle çeşitli dönemlerde restore edilmiş olması ise dini yapı kompleksine mimari açıdan çeşitlilik katıyor. Bu sayede manastırın çeşitli kısımlarında Romanesk, Rönesans, Gotik ve Rokoko gibi farklı üsluplar bir arada görülebiliyor. Dünyanın Almanca konuşulan en eski manastırı olma özelliği taşıyan dini komplekse ulaştığınızda, ilk olarak Long Gallery adlı bölümü ziyaret edebilirsiniz. Prens - Başpiskopos Guidobald von Thun tarafından inşa ettirilen galeri, halen daha değerli sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. 

Adres: Kapitelpl. 8, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 08.00-18.30 
Giriş Ücreti: 2 Euro (Mezar Alanı) 

RESİDENZ PLATZ
Prens - Başpiskopos Wolf Dietrich von Raitenau zamanında kentin çeşitli noktalarında 5 meydan inşa edilmiş. Ancak bunlardan hiçbiri 16. yüzyıl şaheseri olan ve tasarımını İtalyan mimar Vincenzo Scamozzi’nin üstlendiği Residenzplatz kadar etkileyici olmamış. Etrafı birçok türdeşi gibi tarihi yapılarla çevrili olan meydan, canlı atmosferi sayesinde hem yerel halkı hem de gezginleri kendisine çekmeyi başarıyor. Önemli spor karşılaşmalarını ve konserleri canlı izlemek isteyenlerin akın ettiği alan ayrıca eylül ayında St. Rupert Fuarı’na, Advent döneminde ise renkli bir pazara ev sahipliği yapıyor. Tabii yeni yıl öncesi verilen partileri de atlamamak gerekiyor. Residenzbrunnen isimli mermer çeşme, meydanı turistik açıdan bir hayli ilgi çekici kılıyor. Günümüzde Avrupa’nın en gösterişli Barok anıtlarından biri olarak kabul edilen çeşmenin yapımı, bu tarz eserlere olan düşkünlüğü ile tanınan Başpiskopos Guidobald Thun’un emri doğrultusunda gerçekleştirilmiş. Üzeri at, yunus ve dev figürleri ile süslü çeşme, İtalyan heykeltıraş Tommaso di Garone’ye atfediliyor.

MOZARTPLATZ
Salzburg’un tarihi kent merkezinin kalbinde yer alan Mozartplatz da tarihi dokusu ile konuklarını kendisine hayran bırakıyor. Residenz ve Waag meydanlarının arasında kalan bölgeyi süsleyen alan, kent turları için ideal başlangıç noktası kabul ediliyor. Üstelik sokak sanatçılarının performansları ile canlı bir kimliğe bürünen meydana bakan 5 numaralı binadaki turizm danışma ofisi, kapsamlı bir gezinti için gereken tüm bilgileri el etme konusunda gezginlere ciddi anlamda yol gösteriyor. Mozart Meydanı‘nın ortasında, klasik dönemin en önemli bestekârları arasında sayılan Salzburg’un dahi çocuğunu tasvir eden gösterişli bir anıt bulunuyor. Bronzdan yapılma eser, Ludwig Schwanthale tarafından tasarlanmış ve 1842’de Johann B. Stiglmayer’in hünerli ellerinde şekillenmiş. Anıtın açılışı ise aynı yıl içerisinde Mozart’ın oğullarının da katıldığı bir törenle gerçekleştirilmiş. Anıtı inceledikten sonra rotanızı 8 numaralı binaya çevirebilirsiniz. Duvarında yer alan plaka sayesinde kolaylıkla fark edilebilen yapıda bir zamanlar Mozart’ın eşi Constanze Mozart-Nissen yaşamış.

HANGAR
Teknolojinin ve sanatın her türünün bir arada sergilendiği Hangar 7, Salzburg gezilecek yerler listenize alabileceğiniz belki de en sıra dışı mekân. 2003 yılında açılışı gerçekleştirilen müze, zaten çağdaş mimarisi ile kentin yeni simgelerinden biri haline gelmiş durumda. Nadir bulunan hava taşıtlarının sergilenmesi, kültürel tesisi havacılığa meraklı bireylerin gözünde farklı bir konuma taşıyor. Üstelik Flying Bulls koleksiyonundaki tüm uçaklar, yaşları ne olursa olsun, halen daha havada etkileyici performanslar sergileyebiliyor.
 Salzburg Havalimanı’nda faaliyet gösteren Hangar 7’de, sanatçılar ve ziyaretçiler kolaylıkla bir araya gelebiliyor. Bu sayede de kültürel tesis, sanatçıların ve onların çalışmalarına ilgi duyan bireylerin fikir alışverişinde bulunup ilham alabilecekleri bir mabede dönüşüyor. Sergi alanına da yansıyan bu durum sayesinde farklı temalara sahip koleksiyonlar bir arada sergilenerek etkileyici bir hava oluşması sağlanıyor. Sergi alanlarını dolaştıktan sonra acıktığınızı hissederseniz tesis dâhilinde hizmet veren İkarus Restaurant‘a gidebilirsiniz. Restoranda her ay farklı bir şef görev yapıyor. 

Adres: Wilhelm - Spazier - Straße 7a, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 09.00-22.00 

SALZBURG MÜZESİ
Çarpıcı koleksiyonları aracılığıyla konuklarına kentin dünü ve bugünü hakkında detaylı bilgiler öğrenme ayrıcalığı sunan Salzburg Müzesi, 2005 yılından bu yana Barok tarzdaki Neue Residenz‘da faaliyet gösteriyor. 1834’de Napolyon savaşlarının anısına askeri nitelikli küçük bir koleksiyonun sergilenmesi amacıyla kurulan kültürel tesis, şimdilerde estetik sunumları ve multimedya gösterimleri ile konuklarının bilgi dağarcıklarını genişletmelerine yardımcı oluyor. Salzburg Müzesi’ni ziyaret ettiğinizde 4 bölüme odaklanmanızı tavsiye ederim. Bu bölümlerin başında gelen “Mythos Salzburg” kentin kültürel, sanatsal ve tarihi gelişimine odaklanıyor. İkinci kattaki Aynalı Salon‘da yer alan “Arkeoloji ve Orta Çağ” isimli bölümde; Kelt yapımı gagalı sürahi, Gotik tarzı sunak ve Lueg Geçidi‘nde bulunan kask gibi değerli parçaları inceleyebilirsiniz. Panorama Geçidi‘nde Roma döneminden günümüze ulaşan kalıntılar, Sanat Salonu‘nda ise her yıl üç büyük koleksiyon sergileniyor. 

Adres: Mozartpl. 1, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 09.00-17.00 
Giriş Ücreti: 9 Euro 

MOZART WOHNHAUS
“Dans Ustası’nın Evi” adıyla da anılan Mozart Wohnhaus, dünyaca ünlü bestekâr hakkında değerli bilgiler öğrenebileceğiniz bir diğer mekân. Mozart Ailesi, avlusunda verilen dans derslerinden dolayı bu isimle anılan binadaki 8 odalı dairede 1773 - 1787 yılları arasında oturmuş. Wolfgang Amadeus Mozart, Viyana’ya taşındığı için 1781 yılında buradan ayrılan ilk isim olmuş. Kız kardeşi Nannerl ise evlenip 1784’te St. Gilgen’e gitmiş. Yapının son sakini ise torunu ile birlikte baba Mozart olmuş. II. Dünya Savaşı sırasındaki hava saldırıları sonucunda yıkılan Mozart Evi, 1955 yılında Uluslararası Mozart Vakfı tarafından satın alınmış ve aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiş.Bestekârın, Shepherd King ve Idomeneo adlı eserlerini ürettiği evin müze olarak açılışı ise 1996 yılında gerçekleştirilmiş. Binanın birinci katındaki müzede, Mozart’ın kullandığı müzik aletleri ile orijinal dokümanları ve portreleri görebilir, multimedya sunumlarını izleyebilirsiniz. 

Adres: Makartplatz 8, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 09.00-17.30 
Giriş Ücreti: 11 Euro 

ESKİ ŞEHİR
Salzach Nehri’nin solunda kalan Salzburg Altstadt, konuklarına sadece kentin geçmişi ile ilgili bilgi vermekle kalmayıp kentin kültürel açıdan nasıl bu kadar zengin bir birikime sahip olduğu hakkında da ipuçları sunuyor. Tarihi dokusu ile gezginleri kendisine hayran bırakan bölge, yeme içme ve alışveriş olanakları açısından da ortaya tatmin edici çeşitlilik koyuyor. Salzburg’un Eski Şehir bölgesi, St. Peter ve Nonnberg manastırları ya da Salzburg Katedrali gibi Batı Hristiyan kültürünün en eski mabetlerini bünyesinde barındırıyor. Tabii konu tarih olunca Orta Çağ’ın en heybetli askeri yapılarından biri olan Hohensalzburg‘u da atlamamak gerekiyor. Canınız geleneksel kostüm tasarımcılarının butiklerini, mücevher mağazalarını gezmek isterse Getreidegasse ve Linzer Gasse’yi ziyaret edebilirsiniz. Hatta tatile çıkacağınız zamanı doğru ayarlarsanız Salzburg Festivali, Mozart Haftası ve Paskalya Festivali gibi görkemli kültürel etkinlikleri yerinde izleme ayrıcalığına kavuşabilirsiniz. 


KAPİTELPLATZ
Kaleye, fünikülere ya da St. Peter Mezarlığı’na giden gezginlerin rotalarının üzerinde yer alan Kapitelplatz, bir zamanlar Katedral Manastırı’nın bulunduğu alana başpiskoposluğun dağılmasının ardından inşa edilmiş. Kentin simge yapılarına giden yolların kesişim noktasında yer almasından dolayı meydan, günün her saati canlı atmosfere sahip. Gerçi alan çevresindeki yapılar da tarihi değerleri nedeniyle ziyaretçi çekme konusunda hiç sıkıntı yaşamıyor. Kapitelplatz, doğudan katedral ve Başpiskoposluk Sarayı, batıdan St. Peter Manastırı‘nın kanadı ile çevrelenmiş durumda. Satranç oynamak isteyen bireylere ayrılmış alanlar ve satış yapılan tezgâhlar sayesinde renklenen meydanın ortasını ise çarpıcı güzelliğe sahip bir çeşme süslüyor. Eser, 1732 yılında Franz Anton Danreiter’in tasarımlarına sadık kalınarak inşa edilmiş. Çeşmeyi yakından inceledikten sonra dilerseniz meydanı süsleyen bir diğer sanat eserine, yani Stephan Balkenhol’ün imzasını taşıyan Sphaera‘ya odaklanabilirsiniz.

RESİDENZGALERİE
Salzburg gezilecek yerler listenize eklemenizi önereceğim son mekân, DomQuartier turlarına katılarak ziyaret edebileceğiniz Residenzgalerie. Müze, monarşinin sona ermesinden hemen sonra çeşitli işlevlerin yerine getirilmesi amacıyla 1923’te kurulmuş. Bu işlevlerden en önemlisi olarak Napolyon savaşları sırasında kaybolan prens-başpiskoposlara ait sanat koleksiyonunun yerini alabilecek değerdeki sanat eserlerinin toplanması öne çıkıyor. Müze aracılığıyla ayrıca Salzburg Festivali’nin dışında kente turist çekebilecek ikinci bir cazibe merkezinin oluşturulması amaçlanmış. Residenzgalerie, 16. ve 19. yüzyıllar arası Avrupa sanatına yoğunlaşan etkileyici bir koleksiyona sahip. Salzburg Residenz binasının doğu kanadında faaliyet gösteren müzenin koleksiyonu; Avusturya‘daki diğer müzeler, özel mülk sahipleri ve bağımsız sanat koleksiyoncuları tarafından destekleniyor. 

Adres: Residenzpl. 1, 5020 Salzburg 
Ziyaret Saatleri: 10.00-17.00 
Giriş Ücreti: 13 Euro 
AZİZ SEBASTİAN MEZARLIĞI

Turistik olmayan, Asyalı turistilerin izdihamına kurban gitmeyeceğiniz bir nokta ile karşınızdayız. Burası pek bilinmiyor, sanırsak sebebi bir mezarlık gezmenin insanlara ürpertici gelmesi ya da eskiden en büyük ilgi odağı olan kilise bölümüne artık girilemiyor olması olabilir. Ancak bu çok güzel bir mezarlık olduğu ve Salzburg’un tarihinde önemli bir yer taşıdığı gerçeğini değiştirmiyor.
 Burayı da Wolf Dietrich 1500’lü yılların sonunda yaptırmış, mezarlığın ortasında bulunan Sebastian Kilisesi’nin içinde de mozolesi var. Kilise ziyarete kapalı. Çünkü açık olduğu dönemde Salzburg’daki bir takım kendini bilmez zirzoplar buraya türlü türlü hasar vermiş ve içeride içki içmeye başlamışlar. Biz yanımızda buralarda söz geçen bir dostumuz olduğu için girebildik ve içerisi hakikaten çok güzel! Mezarlıkta aynı zamanda Mozart’ın eşinin ve babasının da bulunduğu aile mezarlığını görebilirsiniz.

Giriş: Ücretsiz
Adres: Linzer Gasse 41

ST. PETER MONASTERY
Kapitelplatz’ın hemen yanında bu topraklardaki en eski manastırlarından biri var; Aziz Peter Manastırı. Günümüzde hala rahipler yaşadığı için bir kısmı tabii ki gezilemiyor. Buradaki en çok ilgi çeken noktalar St. Peters Kilisesi, Mozart’ın ablasıgilin (artık samimi sayılırız, dünyanın en kıro eki olan gil ekini kullanabiliriz bizce) ve birçok önemli kişinin bulunduğu mezarlık ve kayalıkların içine yontulmuş şapeller. Aynı zamanda buranın kapsamında birçok sanat eserinin sergilendiği, “long gallery” olarak adlandırılan bir galeri var, ancak oraya da yukarıda söz ettiğimiz DomQuartier’den giriş yapabiliyorsunuz. Orası size kalmış, nasıl olsa şuraya gidin burayı gezin diye dil döktüğümüz şeylerin hepsi yan yana.

YEMEK

220 GRAD
 Şehirdeki en iyi kahvecilerden biri. Ayrıca başarılı kahvaltı ve atıştırmalıkları da var. Kahveleri isterseniz istediğiniz miktarda satın da alabiliyorsunuz.
 (Chiemseegasse 5)

KAFFEE ALCHEMİE
Kahvecilerden bir diğeri, kahve severler için altın değerinde. Birçok farklı bölgeden kahve çekirdeği mevcut. Çalışanları oldukça sempatik ve kahve konusunda bilgili, eve satın almak istiyorsanız çekinmeden onlara danışabilirsiniz. 
(Rudolfskai 38)

CARPE DİEM
“Finger food”, yani küçük atıştırmalıklar üzerine konsepti olan bir cafe/restoran. Kahvaltı, öğlen yemeği ve akşam yemeği için gidilebilir. Boşuna “finger” demiyorlar, porsiyonlar gerçekten parmak kadar. Doymak için gidiyorsanız ortaya birçok farklı şey söyleyin, ya da ara öğün olarak içecek bir şeylerin yanına atıştırmalık için gitmenizi önerebiliriz. Yemekler gayet lezzetli, fiyatlar da porsiyonlara göre makul. 
(Getreidegasse 50)

AFRO CAFE
Gayet sempatik bir ortamı olan kafe. İçindeki tasarımı Afrika sanatı ve modern Afrika kültürünü yansıtmak üzerine Güney Afrikalı bir tasarım ajansı tarafından yapılmış.
 (Bürgerspitalpl. 5)

İMLAUER SKY RESTAURANT
 Crowne Plaza otelinin en üst katında bulunan restoran. Menüde dünya mutfağı da geleneksel yemekler de var. Ayrıca bir uzak doğu esintisi de hakim, o da otelde konaklayanların çoğunlukla Asyalı olmasından kaynaklanıyor olabilir. Et ve trüf mantarlı noodle gayet başarılı. Kahvaltı veya brunch için de gidebilirsiniz.
 (Rainerstrasse 6)

REPUBLİC CAFE
 Lokaller arasında en sevilen mekanlardan biri. Bar, restoran, kulüp, radyo, her türlü ortama bürünebilen bir yer. Sık sık konser ve etkinlik de oluyor. İsterseniz sabah kahvaltıya ya da öğlen yemeğine de gidebilirsiniz. 
(Anton Neumayr Platz 2)

CAFE TOMASELLİ
 Salzburg’un en eski kafesi, hatta Avusturya’nın en eski kafesi unvanı için Viyana’daki bir kafeyle kapışıyor. Viyana’daki kafenin daha eski olduğu net bir bilgi, ancak günümüzde artık açık değil.  Geleneksel bir Avusturya kafesi olan Tomaselli’ye zamanında Mozart gibi birçok önemli insan gidiyormuş. Hatta Mozart’ın ailesine gönderdiği bir mektupta buradaki kahvenin ne kadar kötü olduğuna dair şikayet ettiği söyleniyor. 
 (Alter Markt 9)

STERNBRAU
Avusturya mutfağına odaklanan lokal bir restoran. Dışında oturabileceğiniz geniş ve güzel bir bahçesi var. Avusturya’nın geleneksel yemeklerini tatmak niyetindeyseniz başka bir yer aramanıza gerek yok, burası en popüler yeri. 
 (Griesgasse 23)

AUGUSTİNER BRAUSTÜBL
 1621’den beri var olan devasa lokal biracı. Kendi biralarını yapıyorlar ve Avusturya’nın en büyük bira bahçesi olarak biliniyorlar. Bayağı büyük bir dış alanı ve etrafında lokal yemekler satan standlar var. Lokallerin bir araya gelmeyi sevdiği mekanlardan biri.
 (Lindhofstrasse 7)

LUDWİG
Ortamı güzel, hamburgerleri popüler olan mekan. Yemeklerinin herhangi bir olayı olduğunu söyleyemeyeceğiz ancak belki bir şeyler içmek ya da hızlıdan bir öğle yemeği yemek için gidilebilir. Hava güzel olursa dışarda oturmak ayrı bir keyif olur.
(Bruderhof/Linzergasse 39)

L'OSTERİA
Öğlen yemeği için gidilebilir. Pizza ve makarnalar leziz.
 (Dreifaltigkeitsgasse 10)

M32
 Modern Sanat Müzesi’nin Mönchsberg lokasyonunda bulunan cafe/restoran. Bir şeyler içmek, mola vermek için gidilebilir. Hava güzel olursa terasında bir kahve molası da verebilirsiniz.
 (Mönchsberg 32)

MONKEYS BAR
Nehir kenarında güzel bir terası olan bar kafe. Atırtırmalıklarda var.
 (Imbergstrasse 2A)

Salzburg birçok Avrupa şehri ile benzer pahalılıkta diyebiliriz. Yani maalesef küçük bir şehir olduğu için daha az turistik ve daha az pahalı sonucuna varabileceğiniz yerlerden biri değil. Çin nüfusunun yarısı buraya geldiği için şehirdeki fiyatlar da yükseliyor tabii. Mozart’ın doğduğu evin önündeki Asyalı popülasyonu. Özetle Salzburg turistlerden kaçabileceğiniz alternatif bir Avrupa şehri değil ve beklediğimizden daha pahalı çıktığını bile söyleyebiliriz. 

Kahve: 3.80- 4.90 Euro
Su: Musluktan içilebiliyor, marketlerde 0.40-1 Euro, restoranlarda büyük şişe su 4.70-6 Euro 
Bira: 2.90- 4.20 Euro
Bir kadeh şarap: 3.60-6.40 Euro
Kokteyl: 5.60-7.90 Euro
Ortalama bir restoranda ana yemek: 6.90-10 Euro
Popüler bir restoranda ana yemek: 15.50-27 Euro (et, balık gibi ana yemekler ortalama 20’in üzerinde oluyor)

GECE HAYATI
Bir üniversite ve sanat şehri olarak, Salzburg yeterli derecede gece hayatını sunmaktadır. Ancak ilk defa ziyaret edenler, şehrin tarihi dokusunu koruma amaçlı yerel kanunlardan ötürü gece hayatı reklam veya tabelalarını fark edemeyebilirler. Rudolfskai bölgesinde birkaç uygun bar bulunmaktadır. Kulüp mantığından biraz uzak olan Salzburg'da, tabii ki Klasik Müzik için güzel yerler ve şovlar bulunmakta.

NE ALMALI
Her yerde rastlayabilirsiniz. O yüzden doğal bir tercih olarak Mozart motifli çikolataları tercih edebilirsiniz. Onun haricinde yerel kıyafetler içindeki porselen bebekleri de tercih edebilirsiniz.

ULAŞIM
Salzburg, her ne kadar kalenin bulunduğu kısım eğimli olsa da yürüyerek kolaylıkla tüm güzelliklerini keşfedebileceğiniz bir şehir. Özellikle tarihi kent merkezinin motorlu taşıtlara kapalı olması, nehir kenarından başlayan yaya yollarının varlığı yürümeyi gezginler için hem güvenli hem de keyifli bir aktiviteye dönüştürüyor.

Yürümek size cazip gelmiyorsa Stadt Bus bünyesinde hizmet veren araçlara binebilirsiniz. Bu ağın 1’den 8’e kadarki hatlarında troleybüsler çalışıyor. 20-27 numaralar arasındaki hatlarda ise dizel otobüsler yolcu taşıyor.

Stadt Bus ağında tek yön seyahat bileti 2,60 Euro fiyatla satışa sunuluyor. Bir de bu biletin en fazla 3 duraklık mesafe için olan indirimli versiyonu bulunuyor. Eğer otobüs veya troleybüsle 1,2 duraklık mesafeye gidecekseniz 1,30 Euro ödeyip bu bileti satın alabilirsiniz. Tabii toplu taşımayı sık kullanacaksanız StrazBurg Card almayı da düşünebilirsiniz.

Şehir merkezi dışında kalan yerler içinse Postbüsleri tercih edebilirsiniz. Fuschlsee, Bad Ischl gibi yerlere ulaşım konusunda size yardımcı olacak bu ağa ait otobüsler ana tren istasyonundan hareket ediyor ve biletleri şoförden alınabiliyor.

Salzburg’da şehir içerisinde bisiklet kiralayarak da ulaşım ihtiyacınızı giderebilirsiniz. Uzunluğu 100 kilometreyi aşan bisiklet yollarına sahip şehirde, bu konuda en iyi teklifleri Road Bike sunuyor. Gecenin ilerleyen saatlerinde ise otelinize geri dönmek için taksilerden faydalanabilirsiniz.

Salzburg’a nasıl gidilir

THY ile İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan haftanın her günü, 2,5 saat süren direkt uçuşlarla Salzburg Havalimanı’na uçabilirsiniz. Havalimanı, şehir merkezinden 12 km uzaklıkta. Havalimanından taksiye binerek 15 dakikada, ortalama 25-30 Euro karşılığında şehir merkezine gidebilirsiniz. Dilerseniz, bilet fiyatı 2,30 Euro olan ve havalimanından hareket eden 2 numaralı otobüse binebilir, 20 dakikalık bir yolculuk sonrasında Salzburg Hauptbahnhof Tren İstasyonu’na ulaşabilirsiniz.

Viyana’dan Salzburg’a nasıl gidilir

Viyana’dan Salzburg’a gitmek için trene binmeniz gerekiyor. İki şehir arasında otobüs yok.
Avusturyalılar düşünmüş taşınmış ve “insanlar ülkemizi gezerken doğal güzelliğimizi de görsünler. Zaten çok şahane demiryolu ağımız var. Trenlerimiz de konforlu ve hızlı. Neden güzelim doğayı insanlardan mahrum edelim? Niye bir de yollara otobüsleri sürüp daha geniş yollar için doğayı mahvedelim ki? Arabası olan binsin gitsin ama toplu taşıma trenle olsun.” demişler ve toplu taşıma için Viyana – Salzburg ulaşımında treni zorunlu hale getirmişler.

Bu işi yapan firmalar


Biletinizi kesinlikle önceden alın. Gece treni aktarmalı olduğu için duraklar arasında uzun süreli beklemeler oluyor.  Duraklar oldukça güvenli. 2. sınıf biletler daha ekonomik ama sakın kalitesiz diye düşünmeyin. Trenin 2. sınıf bölümü bile çok konforlu. O yüzden biletinizi daha ucuz olan 2. sınıf bölümden alabilirsiniz.

Gece Treni
Bunun haricinde otomobil kiralayarak da ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. Hatta belki bu şekilde istediğiniz yerde mola verip doğanın tadını daha çok çıkarırsınız.

Bir başka seçenek ise ülkemizde az bilinse de “ortak araç kullanımı” olayı. Viyana’dan Salzburg’a gidecek bir araç sahibi gideceği tarihi, saati ve kişi başı istediği parayı siteye yazıyor ve siz de kendinize uyan biri varsa iletişime geçip yolculuğa ortak oluyorsunuz. Tabi bu durum güven sorunu yaşayanlar için tercih edilecek gibi değil ancak hizmetin sunulmasını sağlayan internet siteleri güvenliği maksimuma taşımak için gerek araç sahibinden gerekse yolcudan gerekli kimlik bilgilerini alıyor.

Bu işi yapan birçok site var. İlk aklıma gelen Blablacar. Google’a “ride sharing websites”, “share+car+travel” gibi kelimeler yazarak arama yapabilirsiniz.

NOT: Eğer başka şehirlerden Salzburg’a gidecekseniz yine bu tren ve otomobil seçeneklerini kullanacaksınız.

Münih’ten Salzburg’a Nasıl Gidilir

Münih – Salzburg seferini yapacak olan trene biniyor ve 1 saat 45 dakika kadar sürecek.. Ver elini Avusturya. Deutche Bahn‘da sistem tıkır tıkır işliyor, tren tam saatinde kalkıyor. Bu yağmurlu Bavyera gününde, Salzburg yolunda tıkır tıkır ilerliyor ve manzaranın keyfini çıkarın. Avusturya sınırını geçtikten kısa bir süre sonra günübirlik Salzburg gezisi için Salzburg Hauptbahnhofa ulaşıyorsunuz.

Salzburg Tren İstasyonu’ndan Salzburg Şehir Merkezine Nasıl Gidilir.
  • Salzburg Hauptbahnof ‘tan dışarı çıkınca otobüs durakları var. Bu duraklardan kalkan seferler ile Salzburg‘un turistler açısından en popüler olan bölgesi Salzburg Old Town‘a ulaşabilirsiniz fakat pek de gerekli olduğunu sanmıyorum, yürümek daha mantıklı ve yaklaşık 20 dakikalık bir süre zarfında Salzburg Old Town’a ulaşabilirsiniz. 
  • Salzburg merkez tren istasyonuna sırtınızı verip Rainerstrabe boyunca,
  • 5 dk kadar yürüdükten sonra sola sapıp üstünden tren yolunun geçtiği tüp geçitten
Mirabellplatz yönünde
  • Sağınıza Mirabellgarden geldikten sonra düz olarak rotayı bozmadan,
  • Platzl meydanına vardıktan sonra, köprü vasıtası ile karşı kıyıya,
  • Karşı kıyıya geçtikten sonra sol ve hemen sonra ilk sağ,
Artık Salzburg Old Town’a varmış bulunuyorsunuz. Biz yürüyüş güzergâhımızı bu şekilde seçtik. Muhakkak başka yolardan da Salzburg Old Town‘a ulaşılabilir lakin konumuzun bahsi olan bu yürüyüş rotası için değişmeyecek olan ana hedef Salzach Nehrinin karşı kıyısına geçmektir.



M.S (PRENSES)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder